Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde şeref konuğu olarak milletvekillerine seslendi. Abbas, “Önümüzde bir çözüm kalmadı. Ben Filistin liderliğindeki bütün kardeşlerime birlikte Gazze’ye gitme kararı aldım” dedi. Bağımsızlık ve özgürlüğü er ya da geç kazanacaklarını söyleyen Abbas, “Halkımız işgalcileri def edecektir. Filistin özgür ve ebedi kalacaktır” diye konuştu. Türkiye’ye, Filistin halkına olan desteğinden dolayı teşekkür etti.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, iki günlük resmi ziyaret kapsamında dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Beştepe’de ağırlandı. İki buçuk saat süren görüşmede, İsrail’in Filistin topraklarında gerçekleştirdiği katliamlar, kalıcı ateşkes ve barış için atılması gereken adımlar ele alındı. Abbas, bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde şeref konuğu olarak milletvekillerine seslendi. Meclis’te ilk sözü TBMM başkanı Numan Kurtulmuş aldı. Kurtulmuş, açılış konuşmasında “Tarihi bir oturuma ev sahipliği ediyoruz” dedi.
KURTULMUŞ: DÜNYAYI SORUMLULUK ALMAYA DAVET EDİYORUZ
“Gazze’de başlayan insanlık dışı katliamların başladığı andan itibaren Filistin halkın karşı ortak bir duruşu sergilemiş dünyadaki ender ülkelerden biriyiz” diyen Kurtulmuş, Türkiye’nin bütün uluslararası platformlarda İsrail’in saldırganlığını durdurmak için elinden gelen çabayı gösterdiğini, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun insanlık suçlarına karşı kayıtsız kalmadığını söyledi. Kurtulmuş, “Her türlü zulme maruz kalan, hayattan koparılan, şehit edilen ama mücadeleden vazgeçmeyen bütün büyük mücahitleri saygıyla anıyorum. Çoğu kadın ve çocuklar olan masum insanların hayattan koparılışına karşı dünyayı sorumluluk almaya davet ediyoruz” ifadelerini kullandı. Meclis başkanı, konuşmasının devamında şunları kaydetti: “İsmail Haniye şahsında bütün Gazze şehitlerini rahmetle, şükranla yad ediyoruz. Haniye seçilmiş ilk Filistin başbakanı oldu. Haniye’nin ‘Benim evlatlarımın ve torunlarımın kanı Filistinli çocuk ve kadınların kanlarından daha değerli değildir’ sözü tarihe kazınmıştır.”
ABBAS: TÜRKİYE’NİN TÜM SİYASİ PARTİLERİNİ KUTLUYORUM
Kurtulmuş’un ardından Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, alkışlarla kürsüye çıktı.
Konuşmasına şu ifadelerle başladı: “Sizlere, mübarek Filistin’den Kudüs’ten geliyorum. Büyük acıyı yaşayan halkımın mesajıyla geliyorum. Halkım, uluslararası adaletten yoksun olarak vatanına ve haklarına sarılarak işgalci İsrail’in suçlarına karşı büyük mücadele yürütmektedir.” “İsrail’in saldırı, cinayet ve soykırımı nedeniyle şehit olanları anarak konuşmama başlamak istiyorum” diye ekleyen Abbas, “Bunların sonuncusu İsmail Haniye’ye karşı işlenen suç olmuştur” dedi.
Türkiye’nin soykırıma karşı Filistin halkının yanında yer aldığına vurgu yapan Abbas, konuşmasına şöyle devam etti:
“Her gün işgal devletinin Gazze’deki suçlarına, özellikle birkaç gün önce 100’den fazla şehit verilen El Tabin okulu saldırısı dahil, uluslararası toplum nasıl sessiz kalıyor? Erdoğan öncülüğünde Türkiye’yi cesur ve ilkeli tutumundan dolayı kutluyorum. İsrail’in iğrenç suçlarını kınayan Türkiye’nin tüm siyasi partilerini kutluyorum. Asil duruşu ile Filistin halkını destekeyen kardeş Türk halkını kutluyorum. Türkiye, İsrail ile ticareti Filistin halkına destek için durdurdu.”
“HALKIMIZ İŞGALCİLERİ DEF EDECEKTİR”
İsrail’in yürüttüğü soykırımın asıl amacının, vatan topraklarından Filistinlileri söküp atmak olduğunu söyleyen Abbas, “1948’teki tehcir trajedesini tekrar yaşatmak istiyorlar. Ama bu asla gerçekleşmeyecek. Zira halkımız topraklarına bağlıdır, ne pahasına olursa olsun işgalcileri, gaspçıları def edecektir” diye konuştu.
Gazze’nin Filistin devletinin ayrılmaz, asli bir parçası olduğunun, Gazze’de başka bir devletin kurulamayacağının ve Gazze’siz Filistin devleti olamayacağının altını çizdi.
“GAZZE’Yİ TEKRAR İNŞA EDECEĞİZ”
Sözlerine “Halkımız teslim olmayacak” diyerek devam eden Abbas, yüzde 70’ten fazlası yıkılsa da Gazze’yi tekrar inşa edeceklerini söyledi ve bunu başkenti Doğu Kudüs olan Filistin Devleti’ni inşa etmek için yapacaklarını söyledi.
Mahmud Abbas, şunları ekledi: “Katiller, işledikleri suçlardan kurtulamayacak. Bu zaman aşımıyla düşmez. Hesaba çekilecektir. Kudüs ve Mescid-i Aksa ilk kıblemizdir. Filistin toprağının bir taşını gözden çıkaran ne sizden ne bizdendir. Kutsal yerlerin tarihi yapısını değiştirmek için ne yaparlarsa yapsınlar, bu hakaretler sonuç vermeyecektir. En son iki gün önce Mescid-i Aksa’ya baskın oldu. Oranın camileri bizim camilerimiz, kiliseleri bizim kiliselerimizdir. Doğu Küdüs, Batı Şeria ve Gazze, tek bir topraktır. Barış ve güvenliğe giden yol Filistin’de başlar Filistin’de biter.
“İNSANLAR IRKÇILIĞA KARŞI DİK DURUŞ GÖSTERİYOR”
Meclis’teki konuşmasında dünyadaki Filistin yanlısı eylemlere de değinen Mahmud Abbas, “İsrail barbarlığına karşı mücadelemiz tüm dünyada adaletsizliğe karşı duran insanları harekete geçirmiştir. İnsanlar soykırımı ve ırkçı suçları kınamaktadır. Amerika’daki Yahudilerin yüzde 40’ı İsrail’i suçlu görmektedir. İnsanlık ırkçı düşmanlığa karşı dik duruş gösteriyor. İsrail’in işkencilerine karşı uluslararası kuruluşlar sessiz kalamaz. Herkes, bizimle hareket ederek reaksiyon göstermelidir” ifadelerini kullandı.
10 bin kadar kadın ve erkeği İsrail hapishanelerinde tutulduğunu da hatırlattı ve serbest bırakılmaları gerektiğini söyledi.
Abbas, şunları kaydetti: “Bizler ulusal uzlaşıyı gerçekleştirmedikçe rahat etmemiz mümkün değildir. Size bakıyorum, bir parlamento başkanı ve dört siyasi partiden yardımcısı var. Ben de aynı şeyi istiyorum. Türkiye’ye insani yardımlarından dolayı teşekkür ediyorum. Türkiye hastanelerinde yaralıları kabul etti, sokaklarında dayanışma gösterilerinde bulundu.”
“AMERİKA BİR FELAKETTİR”
“İsrail hükümetinin yalanlarına aklı başında kimse inanmaz” diyerek konuşmasına devam eden Abbas, Gazze’deki halkın yaşadığı açlığın, İsrail’i yalanlarını boşa çıkardığını belirtti. Uluslararası Adalet Divanı’nın (UAD) kararlarına da işaret ederek mahkemenin İsrail’i suçlu bularak mahkum ettiğini hatırlattı ve Türkiye’nin de soykırım davasını açan Güney Afrika’ya katılarak, tavsiye kararlarının çıkmasına yardımcı olduğuna değindi.
Abbas, Amerika’yı ise şu sözlerle eleştirdi: “Gazze’nin altaypısının üçte ikisinden fazlası yıkıldı. Filistin halkı evsiz, yurtsuz bırakıldı. Buna rağmen Amerika Birleşik Devletleri tam üç kez veto hakkını kullandı. Tüm dünyanın İsrail saldırılarına dur dediği bir zamanda ABD, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde veto hakkını kullandı. Maalesef Amerika bir felakettir. Ve Amerika felaketi devam ediyor.
“GAZZE VE KUDÜS’E GİTME KARARI ALDIM”
Askeri değil siyasi yöntemlerin barışı getirebileceğine işaret eden Abbas, “İsrail’in kısmi çözümlere yönelmesi doğru değildir. Gazze bütün topraklarıyla bizimdir, Batı Şeria ve Doğu Kudüs gibi. Topraklarımızı bir karış dahi olsa parçalayan hiçbir çözüme eyvallah demiyoruz” dedi.
Mahmud Abbas, Meclis kürsüsünden önemli bir duyuru da yaptı ve şunları söyledi:
“Önümüzde bir çözüm kalmadı. Ben, Filistin liderliğindeki bütün kardeşlerime birlikte Gazze’ye ve Kudüs’e gitme kararı aldım. Sınır tanımayan düşmanlığa karşı birlikteyiz. Bizim hayatımız Gazze’deki bir çocuğun hayatından daha değerli değildir. Ya zafer ya şehadet.”
“YAŞASIN FİLİSTİN TÜRKİYE KARDEŞLİĞİ”
Mahmud Abbas, TBMM’deki konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı:
“Filistin Devleti’nin tanınması için çalışmaya devam edeceğiz. BM nezdinde tanınmak istiyoruz. İşgal bitinceye kadar yolumuza devam edeceğiz. Avrupa ülkeleri artık Filistin’i tanıyor.
Amerika’yı, Filistin Devleti’ni tanımaya mecbur bırakana kadar çalışmaya devam edeceğiz.
Bağımsızlık ve özgürlüğü er ya da geç kazancağız. İşgal sona erecektir. Filistin özgür ve ebedi kalacaktır. Hep birlikte hürriyete, devlete ve Kuıdüs’e doğru. Yaşasın Filistin Türkiye kardeşliği. “